Bu Blogda Ara

26 Şubat 2017 Pazar

İlkler



Yoğurt

 Göçebe olarak yaşayan atalarımızın karınca yumurtasından yoğurt yaptığına dair bilgiler edinildi. Bunun üzerine ilk yoğurdun karınca yumurtasından mı, karınca toprağından mı, ya da normal topraktan mı mayalandığını kanıtlamak için araştırmalar yapıldı.
Oktay İnce de çalışmasında, eski yoğurt dışındaki doğal mayaların, sütün yoğurda dönüşmesinde işe yarayıp yaramayacağı ve eğer doğal mayalardan yoğurt olursa, ne kalitede olacağını inceledi. Araştırmasında deneysel olarak süte ev koşullarında değişik oranlarda standart (ticari) yoğurt ve doğal mayalar (normal toprak, karınca yuvası çıkışındaki toprak ve karınca yumurtası) ekleyip, elde edilen yoğurtların ve bunlarla hazırlanan yoğurtların bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerini beş gün süreyle araştırdı. İnce, araştırmasının sonuçları konusunda şu açıklamayı yaptı:
"Doğal mayalar, içerdikleri çeşitli mikroorganizmalar ve bazı kimyasalların (formik asit vc türevleri vb.) sütü fermente etme özellikleriyle sütün yoğurda dönüşmesini sağlıyor.






sigara ile ilgili görsel sonucu

Sigara

 10. yüzyıldan Mayaların tütün içtikleri biliniyor. Maya dilinde "Sikar" kelimesi içmek anlamına geliyor. Sigaranın kelime olarak birçok dildeki karşılığı bu kelimeden türemiş. Türkiye'de sigara yapımı, resmi olarak 1864'te 750.000 altın karşılığında Fransızlara verilen "Memaliki Sahane Dühanları Müsterekül Menfaa Reji " sirketini kurma imtiyazının verilmesi ile basladı. 1874'te tütün kıyma imalathanelerinin kurulmasına izin verildi. Bu yabancı şirket 30 Temmuz 1924'e kadar varlığını sürdürdü ve bu tarihte kapatıldı. 1930 yılında 1701 sayılı kanunla tütün tekeli kuruldu.



çikolata ile ilgili görsel sonucu

Çikolata

 Bundan 4000 yıl önce, Honduraslı yerliler tüm dünyayı etkileyecek bir keşif yaptılar. Kakao çekirdeklerinden bir içecek üretmişlerdi ve bunun onlar için anlamı yeni bir tat bulmanın çok da ötesinde değildi. Oysa hayatımızda önemli bir yeri olan çikolataydı keşfettikleri.
Etimoloji uzmanları çikolata kelimesinin, Aztek dilindeki “xocolatl” kelimesinden geldiğini belirtiyorlar. Kelimenin sonundaki “atl” kısmı “su” veya  “içecek” anlamına geliyor. “Xocol” kısmı için ise üç farkılı açıklama bulunuyor; kakao çekirdeklerinin gürültülü bir şekilde havanda dövülmesinden dolayı “gürültü” anlamına geldiğini düşünenen etimologların yanı sıra, “acı” ya da “sıcak” anlamında kullanıldığını söyleyenler de bulunuyor.
Çikolata soğuk ve acı bir içecek olarak başladı macerasına ve özel günlerde ve dini rituellerde “acı içecek” olarak tüketildi. Aztek ve Mayalar, yüzyıllar boyu bu lezzetin keyfini çıkarmakla kalmayıp, kakaoyu ticaretin de baş aktörü yaptılar. Kakao çekirdeği o kadar değerliydi ki, alışverişlerinde para yerine kakao kullandılar. İnanç dünyalarını, kültürlerini de etkiledi kakao.




ilk kahve ile ilgili görsel sonucu

Kahve


Efsane'nin 575-850 seneleri arasında bir zamanlarda geçmiş olması gerekiyor.
Rivayete göre Kaldi fark eder ki; keçileri bir ağacın meyvesini yedikten sonra neşeli ve zıpır olurlar, geceleri de pek uyumak istemezler. Kaldi bu ağacın meyvelerinden toplayıp, buluşunu paylaşmak için yakında kalan Sufi dervişlere gider. Çekirdeklerin marifetini dinleyen Sufi derviş, ilk başta fikri onaylamaz ve çekirdekleri ateşe atar. Ateşe düşen çekirdekler kavrulmaya başlar ve ortalığa bildiğimiz o kahve aroması yayılır.
Yayılan aroma Kaldi'ye ve dervişe ilham verir ve çekirdeklerden güzel bir içecek hazırlamak için işe koyulurlar. Kavrulmuş çekirdekler öğütülür ve özlerini bırakmaları için suda kaynatılır. Bizim bildiğimiz haliyle kahve böyle doğar.
Sufi, kahvenin uzun gece ayinlerinde onu uyanık ve zinde tuttuğunu fark eder. Tekkedeki diğer dervişler de bu yeni içeceği sever ve çok geçmeden kahve Yemen ve Arabistan'a yayılır. Daha sonra kahve kendini Istanbul'a da sevdirir ve Avrupa'ya ordan da tüm Dünya'ya yol alır.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder